9 Nisan 2013 Salı

Game of Corporates


Bilgi teknolojileri (IT) sektörü diğer tüm sektörlerden farklıdır. 
Modern yaşama en çok hükmeden, insanların hayat standardını, sosyal ilişkilerini, günlük alışkanlıklarını bile yönlendiren bir sektördür.
Sabah yüzünü yıkamadan mailine bakan, kahvaltıda twit atan, yolda internetten gazete okuyan, işyerine gidince check-in yapan insanlar haline bu sektör sayesinde geldik.

Pekii tüm yaşamımızı bu denli değiştiren bir sektörde var olabilmek, önde olabilmek, klasik yapıdaki şirketlerle mümkün olabilir mi? Alabildiğine kurumsallaşarak, işleri yavaşlatacak binbir prosedüre takılarak, ve hatta kurumsallığın getirdiği taht oyunları ile zaman kaybederek, modern insanın beklentilerine yeterince hızlı ve doğru bakış açısıyla cevap verilebilir mi? Bence verilemez.

Hantal yapılar bir süredir durumu idare etmeye çalışıyor, teknoloji üretmeye, bu sektörde var olmaya çalışıyor. Ancak bu durumun sürdürülebilir olduğunu düşünmüyorum.

Kurumsal kafalar;
- Ya taht oyunlarını bırakıp, iş yapmaya, üretmeye odaklanacak; ya da "kısa sürede dünya çapında firma haline gelebilen" örneklere bakakalacaklar.
- Ya üst yönetimin gözüne girecek raporları oluşturabilmek için taklalar atmaya devam edecekler; ya da gerçeklerle yüzleşmeyi göze alacak ve doğru adımları atmaya başlayacaklar.

Kurumsallığın kendisi kötü birşey değildir, ama yan etkileri çalışanları ele geçirmeye başladıysa, durum iyi değil demektir. Öyle ki, bu yan etkiler sonucu oluşabilecek çarpık kültür; üretmeye çalışanı, idealist olanı, değer yaratmaya çalışanı bir girdap gibi içine çekebilir, yutabilir.

Yapılacak şey, kurumsal da olsan, küçük de olsan, Start-Up ruhunu kaybetmeden, olabildiğince dürüst ve hataya açık bir ortam yaratmak ve bu ortamı sürdürülebilir kılmaktır.

Zaten müşterinin de, müşteriyi mutlu edecek çalışanın da beklediği öncelikle dürüstlük ve açık iletişimdir.