2 Ocak 2012 Pazartesi

Negatifi pozitife çevirme

Star Televizyonu 2012 ye yeni logosuyla girdi. Sosyal medya geyiklerine bakılırsa, beğenilmemenin ötesinde, hem logo hem kurum, alay konusu oldu. Son olarak , absürd haber sitesi zaytung.com, logonun, 6 yaşında bir çocuğun logo yarışmasına gönderdiği resimden ortaya çıktığı haberini yaptı.

Logo değiştirmek, bir kurum, bir marka için çok esaslı ve dikkatle yapılması gereken bir harekettir. Çünkü insanların akıllarında yer etmiş bir resmi, bir anda yok ediyorsunuz ve yerine bir başka resmi yerleştirmeye çalışıyorsunuz. Hem de aynı bilinirliği koruyarak. Bunu Turkcell çok başarılı bir geçişle yaptı. İnsanların kafasındaki "Turkcell Antenleri"ni korudu. Böylece yeni logo yadırganmadı bile. Ancak görünen o ki, her kurum her zaman bu derece başarılı olmayabiliyor.

Dünyanın bu kadar hızlı dönmediği zamanlarda ,Start TV nin logo değiştirmesi çok daha az tepki alırdı, ancak günümüzde dev bir kurumdan, bireylere kadar herkes her hareketinin anında tepkisini alabiliyor.
Bu, kesinlikle pozitif olarak değerlendirilmesi gereken bir durum. Çünkü bunun anlamı, her adımınızla ilgili olabildiğince çok geribildirim alabildiğiniz ve bu geribildirimleri değerlendirerek, daha doğru adımlar atabilme şansınızın olmasıdır.

Konunun özüne dönersek, vermek istediğim mesaj şu:
Ulusal bir televizyon kanalı için, yeni logosunun beğenilmemesi, geyik konusu olması, hatta alay edilmesi, çok negatif bir durum gibi görünebilir. Ancak unutulmamalı ki, yeni medya düzeninde herkesin elinde aynı silahlar mevcut, ve ortaya çıkan her negatif durumu aynı hızla pozitife çevirmek mümkün.

Ben Star Televizyonunu yönetiyor olsaydım, anında şu anlama gelecek bir açıklama yapardım.
"Yeni logomuzla 2012 ye girdik, ancak gördük ki, Star TV halkımız tarafından o kadar sahiplenilmiş ki, logomuzun değişmiş olmasına razı değiller. Biz de onların hassasiyetlerini dikkate alacağız."

Hemen ardından "kurumsal kimliğe uygun" yeni 3 adet farklı logo tasarlatıp, "Halkın televizyonunun logosunu halk seçecek" gibi bir sloganla internetten bir anketle yeni logoyu izleyicilerin seçeceğini duyururdum. Bunu yaparken de, özellikle "halkı dikkate alma" ve "yeni medya düzeninin hızına en iyi uyum sağlayan televizyon kanalı" sıfatlarını ön plana çıkaran bir kampanya yürütürdüm.

 Belki bazıları bu hareket için, "kurumsal duruşa yakışmaz" yorumu yapabilir. Ancak bence öyle ya da böyle, kurumsal duruş denilen şey de günün birinde yeni düzene ayak uydurmak zorunda kalacak. Bu yeni düzene ne kadar hızlı adapte olunursa, (kuralları değişen yarışa), o kadar önde başlanılır.

1 yorum:

engin dedi ki...

güzel yazı..çözüm önerin de bence de günümüzün kurallarına uygun..parmak uçlarına sağlık..